DSC_2516
21 декабря 2023 г.

TÜRKSOY’un “Fotoğraflarla Yörükler ve Yörüyen Türkler” kitabı Üsküp’te tanıtıldı

21 декабря 2023 г.

TÜRKSOY’un “Fotoğraflarla Yörükler ve Yörüyen Türkler” kitabı Üsküp’te tanıtıldı

Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Merkezi’nde, 21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramı münasebetiyle, TÜRKSOY tarafından yayınlanan “Fotoğraflarla Yörükler ve Yörüyen Türkler” kitabının tanıtım programı düzenlendi.

İzzet İbrahimsoylu’nun yayına hazırlanan “Fotoğraflarla Yörükler ve Yörüyen Türkler” adlı eserin tanıtım programına Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök, TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Sayit Yusuf, Milletvekili ve TDP Başkanı Beycan İlyas, TMBH Başkanı Erdoğan Saraç, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü ve Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan,  Maarif Okulları Makedonya Temsilcisi Mehmet Baran, TRT Üsküp Temsilcisi Ömer Serim, İştip Müftüsü Nasir Recepi, Prof. Dr. Numan Aruç,  İştip Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Çelik, Prof. Dr. Aktan Ago, Türk Hava Yolları Üsküp Müdürü Ülke Şule Aksoy, Halksigorta Yönetim Kurulu Üyesi ve İcra Müdürü Selin Şakarer, T.C. Üsküp Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu, Eğitimi Geliştirme Bürosu Müdürü Abdülfeta Fetai, MATTO İcar Müdürü Şahbaz Molaliev’in yanı sıra Üsküp’te bulunan resmi kuruluş ve sivil toplum temsilcileri, akademisyenler ile öğrenciler katıldı.

“Kitap, burada yaşayan Türk toplumunun yüzyıllarca kullanmış olduğu değerleri yansıtıyor”

Etkinlikte konuşma yapan TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Sayit Yusuf, TÜRKSOY’un kuruluşu ve faaliyetleri hakkında kısa bilgi vererek son dönemde Balkanlar ile olan yoğun iş birliğine değindi.

Yusuf konuşmasında, “Kitap, burada yaşayan Türk toplumunun, özellikle Doğu Makedonya’da yaşayan Türk toplumunun tarihten gelen, yüzyıllarca kullanmış olduğu değerleri, onların kültürel dokularını, kültürel dokusunu, bugün yaşadıkları bu kültürü yarına da taşıyacak bir birikimi, bir arşivlemeyi ve bir tespiti yapmış oluyor bir taraftan. Bir diğer taraftan da burada yaşayan insanların giyimleriyle, kültürleriyle, aslında Türk Dünyası’nın başka coğrafyalarıyla da benzerlikler arz ettiğini hem buradaki insanlara hem Türk Dünyası’nın diğer parçalarına da hatırlatmak, göstermek üzere TÜRKSOY bu faaliyeti desteklemiş oldu.” ifadelerine yer verdi.

“Yörüklerimizde, insan ve doğanın uyumlu birlikteliğini görürüz”

Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök ise, dört yıl önce Doğu Makedonya’daki Gökçeli köyünde yaptığı ilk ziyaretiyle birlikte Yörüklük bölgesine ilk defa adım attığını belirterek, “Yörüklerimizin yaşadıkları Doğu Makedonya’da dört sene önce Gökçeli köyü ziyareti ile ilk defa adım attım. Sıcak karşılamanın ardından Gökçeli’nin güzel insanıyla, küçük öğrencileriyle, şirin köy okulunda sohbete daldık. Ayakta duran bir kardeşimiz söze girerek, ‘Biz, 600 yıldır bu toprakları bekliyoruz’ dedi. O anda, boğazımın düğümlendiğini, gözlerimin dolduğunu dün gibi hatırlıyorum” diyerek ilk anısını anlattı.

Büyükelçi Sekizkök, “Ecdadımız, bu güzel toprakları yurt olarak benimsemiş, Yörüklerimiz de emanete sahip çıkmış. Bu toprakları, kadim kültürümüzle harmanlayarak varlığını günümüze dek sürdürmüştür. Asırların birikimi Türk kültürünün ve irfanının ecdat toprağında yaşatıldığına şahit olmak beni her zaman gururlandırmıştır ve bu duyguyu bugün bir kez daha yaşıyorum.” dedi. Sekizkök konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Yörüklerimizde, insan ve doğanın uyumlu birlikteliğini görürüz. Yaşam tarzları, sadelik, saflık, kadirşinaslık ve tevazû gibi insanoğlunun güzel taraflarını da görmemize olanak sağlar. Yörüklerimiz, mücadeleyi temsil eder. Onlar, uç beylerimizin torunlarıdır. Cesur, fedakâr ve sabırlı insanlardır. Yüreklerinde, has bir insan sevgisini barındırırlar. Gözleri ve kulakları anavatan Türkiye’dedir. Ve daha nice hasletlere sahiptirler.”

“Türkçe bizim manevi vatanımızdır”

Programda konuşan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan, “Türkçe bizim manevi vatanımız. Binlerce yıldır, millet olma bilincimizin temeli aslında Türkçeyle devam etti ve bizim medeniyet dilimiz Türkçedir. Biz dünyaya Türkçe ile bir nizam vermeye çalıştık ama bu nizam verme adalet dağıtmadır, merhameti göstermedir, kahramanlığı, yiğitliği ve şanlı tarihimizi anlatma aracıdır.  Türkçe; Çin Seddi’nden Adriyatik’e kadar en geniş coğrafyada konuşulan edebî bir dildir, bir fikir dilidir, bilim dilidir, felsefe dilidir, düşünce dilidir” diyerek kitabın yayınlanmasında emek veren herkese şükranlarını sundu.

“Bugün, tarihi bir gün bugün Makedonya Türklerinin görsel müzesinin tanıtımını yapıyoruz”

Programın Moderatörlüğünü yapan Yeni Balkan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mürteza Sulooca, “Bugün Makedonya Türklerinin, genelde ve özelde Yörük Türklerinin görsel müzesinin tanıtımını yapıyoruz. TÜRKSOY sayesinde bugün, yıllardır alan araştırması yapan İzzet İbrahimsoylu’nun çalışmaları hayat buldu ve resimlerle, el sanatlarından tutun, köylerimizin teker teker resimleri, yani Yörüklük dediğimiz zaman bu kitapta Yörüklük adına her şeyin rahatlıkla bulacağı bir eser" olduğunu söyledi. Sulooca, “Bu eserin, sadece Makedonya’da değil, Türkiye’de de ilkler arasında yer aldığını ifade etmek istiyorum ve bu çalışmalarının devamını diliyorum” diye konuştu.

“Bu eser, gelenek ve topografik coğrafyayı tanıtan bir eser olduğu için belgesel niteliğini taşıyor”

Kitap hakkında değerlendirmede bulunan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Zeki İbrahimgil ile Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeki Gürel kitap hakkında görüşlerini paylaştı.

Mehmed Zeki İbrahimgil konuşmasında, “Bu kitabın bugün tanıtılması ve Makedonya Türklerinin 21 Aralık’taki Türkçe bayramında tesadüf etmesi de çok önemli. Aynı zamanda, Makedonya’da yaşayan Türklerin özellikle Yörük Türklerinin gelenek, örf, adet, giyim, kuşam ve topografik coğrafyayı da tanıtan bir çalışma olduğu için belgesel niteliğini taşıyor. Zeki Gürel hoca ile bunun raportörlüğünü yapmaya çalıştık. Ama önemli bir günde hem TÜRKSOY tarafından hem de Makedonya Türklerinin bu mutlu gününde beraber olmaktan hepimiz çok mutlu olduk.

Kitabın özüne gelecek olursak; Yörük Türklerinin hem coğrafi topografik yerini de belirliyor. Aynı zamanda Alikoç, Kocali, Topolnitsa, Pırnalı gibi, Radoviş, Ustrumca ve Valandova köyleri gibi yöre isimlerini de içerdiğinden, oradaki özellikle Yörük Türklerinin hem yaşamlarını hem de geçim hayatlarını da belgeleyen bir eser. Belgesel niteliği taşımasının sebebi şu; belki de günümüzde o bölgede yani özellikle Yörük Türklerinin yaşadığı bölgede, onlar da normal şehirleşmeye doğru bir gidişat var. Bu gelenek ve örf adetleri kaybetme durumu var ama bu kitap ömür boyu bunu yaşatacak özelliğe sahip.” sözlerine yer verdi. 

Doç. Dr. Zeki Gürel ise, “Makedonya’da Türk varlığı milattan önce 700 yılından itibaren başlamış ama Osmanlı sürecinde Yörük Türkleri de Makedonya’ya yerleşmeye başlamışlar. Bugün burada, Makedonya’da bulunan Yörük Türklerinin kültürünü, sanatını, yaşayış tarzlarını anlatmak üzere, yine bir Kuzey Makedonyalı bir Yörük çocuğu İzzet İbrahimsoylu tarafından yapılan bir kitabın tanıtımı için bulunuyoruz. Bu kitap TÜRKSOY’un desteğiyle, TÜRKSOY’un 30. Yılı için yayınlanmış bir kitap ve dolayısıyla bütün Türk dünyasına, Kuzey Makedonya yörüklerini tanıtmayı da amaçlayan bir kitap. Bu kitabın tanıtımı amacıyla Mehmed Zeki İbrahimgil ile beraber burada bulunuyoruz” diye ifade etti.

“Küresel dünyada yok olmaya yüz tutan değerlerimizi yaşatmaya çalıştık”

Kitabın müellifi İzzet İbrahimsoylu, böyle önemli bir eseri çıkarma amacını anlatarak, “Küresel dünyayla birlikte geleneksel değerlerimiz yavaş yavaş özellikle somut örneklerimizde yok olmaya doğru gidiyor, bu değerlerimiz kayboluyor. Ben de bu durumu göz önünde bulundurarak, bir müze olmasa da, bu değerlerimizi yaşatamıyorsak en azından bir kitapta yaşatalım istedim. 2007 yılından beri bölgede alan araştırması yaptım. Yörüklere dair ne varsa tespit edip, bunların bazılarını somut olarak kitap şeklinde yayınlamaya başladık. İnşallah bu yayınlarımızın da devamı gelecek” dedi. 

İbrahimsoylu konuşmasının devamında, “Kitabımıza, “Fotoğrafla Yörüklük ve Yörüyen Türkler” ismini verdik. Yörüklük, Doğu Makedonya’da bir bölgenin adıdır. Yörükler ise, orada yaşayan Yörüyen Türkler demektir. Yörük kelimesi ilk kez 1430 yılında Anadolu’da kullanılmıştır. Yörüyen Türk, yürüyen Oğuz anlamına gelmektedir. Osmanlı döneminde Yörükler yavaş yavaş Anadolu’dan Balkanlara, özellikle Makedonya bölgesine gelmişlerdir. O günden bu güne iki bin yıllık Hungar döneminden, Göktürkler döneminden, Selçuklu, Osmanlı döneminden beri Türklere ait en eski değerlerini, eski dil yadigârlarını, giyimlerini, kültürlerini, değerlerini, günümüze kadar koruyarak yaşatmışlar ve son yıllarda küresel dünyada bugün bunlar yok olmaya yüz tuttuğu için biz de bunu somutlaştırmak için böyle bir çabaya giriştik ve sonucunda böyle bir eser ortaya çıktı.” diye ifade etti.

Programda, TÜRKSOY Genel Sekreter Yardımcısı Sayit Yusuf tarafından Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök’e,  Türk Dünyası’nın kültür ve sanatına katkılarından ötürü TÜRKSOY’un kuruluşunun 30. Yılı vesilesiyle hazırlanan TÜRKSOY madalyası verildi. 

Medya Galerisi

DSC_2546
DSC_2569
DSC_2546
DSC_2499
DSC_2516
20231220212303TY5O

© 2022 TÜRKSOY - Her hakkı saklıdır